top of page

1.İNANÇ

Her dinin, basit veya karmaşık, sade veya detaylı mutlaka bir inanç sistemi vardır. Dinler, kendilerine tabi olanlara bu inançlara inanmalarını gerekli görür. İnanılması önerilen inançlar, dinlere göre insanı kurtuluşa erdirecek, mutlu ve huzurlu olmasını sağlayacaktır.

Semavi dinlerde inançların kaynağı tek yaratıcı olan 'Bir Varlık'tır. Semavi olmayan dinlerde, inançların kaynağı, dini önderin öğretileri veya halk kültürüdür. Semavi dinlerin inanç sistemlerini şöyle özetleyebiliriz (A.K.)

Yahudiliğin İnanç Özellikleri:Yahudiliğin kutsal kitaplarında inanç esasları
bakımından herhangi bir bilgi yoktur. Ancak, Yahudi din bilgini Maimonides, dine
yönelik eleştirileri savunmak amacıyla bir inanç sistemi oluşturmuştur. Maimonides’in
belirlediği bu inanç sisteminde şu ilkeler öne çıkmaktadır:

- Her şeyi yaratan Tanrı, vardır, birdir başka tanrı yoktur.
- Tanrı cisim olmayıp tasviri mümkün değildir.
- Tanrı ezeli ve ebedidir.
- İbadet sadece Tanrı’ya mahsustur. Ortak koşmak (şirk) olmamalıdır.
- Peygamberlerin bütün sözleri haktır.
- Efendimiz Musa’nın peygamberliği gerçek olup, gönderilen bütün peygamberlerin
en büyüğüdür.
- Mevcut Tevrat, Tanrı tarafından Hz. Musa’ya verilen kitabın aynısıdır.
- Tevrat değiştirilemez, yeni bir Tevrat’ da gönderilmeyecektir.
- Tanrı insanın bütün işlerini, düşüncelerini bilir.
- Tanrı, emirlerini uygulayıp, yasaklarından kaçınanları ödül ve ceza verme yetkisine
sahiptir.
- Mesih bir gün mutlaka gelecektir. Onu ömrüm boyunca bekleyeceğim.
- Zamanını sadece Tanrı’nın bildiği bir vakitte, öldükten sonra tekrar diriltileceğim

Yukarıdaki iman esasları Ortodoks Yahudiler tarafından kabul edilmektedir.

Hıristiyanlığın İnanç Esasları

Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde belirli bir kutsal kitap olmadığı için, herkesin kabul ettiği inanç sistemi de bulunmamaktaydı. Bu nedenle Hıristiyanlar arasında çıkan tartışmalar sonucunda MS.325 yılında İznik’te yapılan toplantıda inanç sistemi oluşturuldu.

Hıristiyanlığın inanç sistemi, şu ilkelerden oluşmaktadır:
- Ben Tanrı’ya, kudretli Baba’ya,
- Ve onun oğlu biricik Rab İsa’ya,
- Bakire Meryem ve Kutsal Ruh’tan doğmuş olduğuna,
- Platus zamanında çarmıha gerildiğine, öldüğüne ve gömüldüğüne,
- Üçüncü gün ölüler arasında dirildiğine,
- Göklere yükseldiğine,
- Baba’nın sağında oturduğuna,
- Oradan diri ve ölüleri yargılamak üzere ineceğine,
- Ve Kutsal Ruh’a
- Kutsal Kilise’ye,
- Günahların bağışlanacağına,
- Ölülerin dirileceğine, sonsuz hayata inanırım.

Hıristiyanların inanç esaslarında teslis inancının önemli olduğu görülmektedir. Bu
inanç esaslarına göre bir Hıristiyan, Allah’ın yanında İsa’nın ve Kutsal Ruh’un da tanrı
olduğuna, kilisenin otoritesine, günahların bağışlanacağına, öldükten sonra dirilmeye
ve ahiret hayatına inanmak zorundadır.

İslamiyet’in İnanç Esasları

İslam Dini’nin inanç esasları Kur’an-ı Kerim’e dayanmaktadır. Yüce Allah’ın sözlerinden oluşan Kur’an’da ve Hz. Muhammed’in sözlerinden oluşan  hadislerde  dinin inanç esasları açıkça belirtilmektedir. Hz. Muhammed, imanın ne olduğunu soran bir kimseye şu cevabı vermiştir: “Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır” (Müslim, İman, 1). İslam’ın amentüsü de denilen bu altı esas şunlardır:

- Allah’a
- Meleklere
- Kitaplara
- Peygamberlere
- Ahiret gününe
- Kadere, hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır.

İslam’ın inanç esasları sade, sınırlı ve evrensel niteliklidir. Bu esaslar, diğer
dinlerin inanç esasları gibi değildir. Örneğin, Müslüman olanın Kur’an’a inanması ve
kabul etmesinin yanında ilk inen haliyle Tevrat’ı, İncil’i ve Zebur’u da hak kitap olarak
kabul etmesi, diğer peygamberlere de inanması gerekmektedir.

Hinduizm, Sihizm, Taoizm, Şintoizm gibi dinlerde de tanrı inanışı vardır. Ancak bunlardan Sihizm ve Taoizm tek tanrılı dinlerdir. Şintoizm ve Hinduizm ise çok tanrılıdır. 

Hinduizm, Budizm, Sihizm gibi dinlerde somut bir ahiret inancı yoktur. Bu dinlerde ruh göçü (reenkarnasyon) inancı vardır. Buna göre kişi öldükten sonra ruhu başka bir varlıkta yaşamaya devam eder. Örneğin Hinduizme göre iyi insanların ruhları kast sisteminin bir üst sınıfına mensup kişilerin bedeninde yaşamaya devam eder.

Hindular orucu bazı besinleri yemeyerek, perhiz şeklinde, yıl boyunca yirmi dört gün tutarlar. Budîstler, iki ayda bir, bir gün oruç tutarlar ve kurtuluşa engel olan arzuların oruçla engelleneceğini düşünürler. Taoistler sağlıklarını korumak ve yaşlanmamak amacıyla büyük bayramlarda ve kötülüklerin çoğaldığı dönemde oruç tutarlar

NOT:http://dinibil.com/default.asp?L=TR&mid=1346 sitesinden alıntı yapılmıştır.

bottom of page