
YAŞAYAN DÜNYA DİNLERİ

1.KONFÜÇYANİZM
Çin yaklaşık 1.3 milyar nüfusa ve 56 etnik gruba ev sahipliği yapan dünyanın en kalabalık ülkesidir.
Günümüzde Çin’in resmî bir dini yoktur. Çin’de yasal ve yaygın olan beş din vardır: Budizm, Taoizm, İslam, Katoliklik ve Protestanlık. Bunlar içerisinde sadece Taoizm, Çin topraklarında ortaya çıkmış ve Çinlilere özgü bir dindir.
Konfüçyanizm ise Çin topraklarında doğup gelişmesine rağmen Çin’in kabul ettiği yasal dinlerden birisi değildir. Bugün Konfüçyanizm Çin’de yasal ve yaygın bir din olmasa da Çinliler Konfüçyanizm’i, Taoizm ve Budizm ile birlikte Çin’in ‘üç büyük dini’ arasında sayarlar. Çinliler için bu üç dinden birine veya her üçüne birden ait olmak mümkündür.

Çünkü Konfüçyanizm erdemli davranışlar ve toplumsal kurallarda; Taoizm sağlık, güzellik ve mistik yaşantıda; Budizm ise dinî ritüellerde kendilerine dayanak oluşturur.
Günümüzde Çin nüfusunun yarısından fazlası (% 52) kendisini herhangi bir dine ait görmez. Ülkede Konfüçyüs ve Taoist inanca mensup olanlar % 22, Budistler % 18, Hristiyanlar % 5 ve Müslümanlar % 2 civarındadır. Nüfusun geri kalanı ise Yahudi, Hindu ve diğer dinlere mensuptur.
Miladi 1. yüzyılda Çin’e girmeye başlayan Budizm, Konfüçyanizm ve Taoizm’den etkilenmiş ve Çin’e özgü bir Budizm’e dönüşmüştür. 4. yüzyıldan itibaren de sayıca Çin’in millî dinleri Konfüçyanizm ve Taoizm’in önüne geçmiştir.
İslamiyet ise Çin’e miladi 7. yüzyılda girmeye başlamıştır. Müslümanların Çinlilerle ilk diplomatik temasları Hz. Osman döneminde olmuştur.
Günümüzde Çin’de yaklaşık 24 milyon Müslüman yaşamaktadır. Ülkedeki Hui, Uygur, Tatar, Kırgız, Kazak, Tacik, Özbek, Sala, Baoan ve Dongxiang etnik grupları Müslümandır. Bunlar içinde nüfusu en kalabalık olanlar Huiler ve Uygurlardır. Bu iki grubun nüfusu 20 milyondan fazladır.
Konfüçyanizm, MÖ 6. yüzyılda Çin’de ortaya çıkan ve Konfüçyüs’ün öğretilerinden yola çıkarak geliştirilen ahlak temelli bir dindir.
Konfüçyüs, Çin’in en etkili düşünürlerinden birisi olmasına rağmen, hayatı hakkında çok az şey bilinmektedir. Rivayete göre Konfüçyüs, Zhou Hanedanlığı döneminde MÖ 551-MÖ 479 yılları arasında yaşamıştır. Hayatının ilk yılları yoksulluk içinde geçmesine rağmen, öğrenme merakı sebebiyle kendini yetiştirmiştir. Sanata ve müziğe düşkündür ve müziğin ahlaki yönü olduğuna inanır. Çin’in kadim kültür ve düşüncesine ait klasikleri okur ve çok etkilenir. Yaşamış olduğu dönemin siyasi ve toplumsal sorunlarından kurtuluşun, Çin’in geleneksel değerlerine tekrar dönüşle mümkün olduğunu düşünür.
![]() | ![]() |
---|---|
![]() | ![]() |
![]() |
Konfüçyüs, 12 yıl boyunca bu düşüncelerini yaymak ve o zamanlar hüküm süren ve birbiriyle savaşan birçok kralı etkilemek için bütün Çin’i dolaşır. Görüşlerine itibar eden bir kral çıkmayınca ülkesine geri döner. Konfüçyüs, hayatının son beş yılını meşhur eserlerini kaleme almak ve öğrenci yetiştirmekle geçirir.20 Ölümünden sonra öğretileri hızla yayılır. Mezarı bir ziyaret yeri hâline getirilir.
Konfüçyüs’ün öğretileri 2500 yıl boyunca Çin’in tarihi ve kültürünü derinden etkilemiştir. Konfüçyüs, sosyal düzen ve sağlam bir toplum inşası için çalışmıştır.
İnsanlara iyiliği, doğruluğu, ahlaki erdemlere bağlı kalmayı öğütlemiş, Çin uygarlığını canlandırmak için gayret göstermiştir. Bu bilge kişi, hiçbir zaman kendisine din kurucusu denilmesini istememiştir.
Konfüçyanizm genel olarak tek tanrı inancına dayanan bir dindir. Bu dinde tanrı Tien olarak adlandırılır. Tien her şeyi yaratan, yöneten üstün bir varlıktır. İbadet edilip saygı duyulacak olan tek varlık odur.(1)
Konfüçyüs tarafından ileri sürülen görüşler, o öldükten sonra bir araya toplanıp kitap hâline getirilmiştir. Beş Klasik ve Dört Kitap’tan oluşan bu görüşler, Konfüçyanizmin kutsal metinlerini oluşturmuştur.
Beş Klasik
1.Değişiklikler kitabı
2.Tarih kitabı
3.Şiirler kitabı
4.Törenler kitabı
5.İlkbahar ve sonbahar vakayinameleri
Dört Kitap
1.Konfüçyüs’ün konuşmaları
2.Mensiyus’un sözleri
3.Orta yol doktrini
4.Büyük bilgi
2.TAOİZM
Taoizm ismini, kısaca "yol" anlamına gelen Tao'dan almıştır. Eski Çinliler Taoizm'den, "T'ien Tao (Göğün Yolu)" diye söz etmişler ve onu "Yen Tao (İnsanın Yolu)" ile karşılaştırmışlardır. Onlara göre Göğün Yolu parlak, kutsal ve doğrudur; İnsanın Yolu ise karanlık ve Göğün Yolunun tersidir. Belirgin bir sistem olarak Taoizm'in kurucusu Lao Tsu'dir.
Taoizm, Çin’in millî ve yerel dinlerinden birisidir. Kurucusu Laozi’nin (İhtiyar Bilgin) hayatı hakkında çok az şey bilinmektedir. Tarihsel olarak yaşayıp yaşamadığı bile tartışmalıdır. Onun Konfüçyüs’ten yaklaşık elli yıl önce doğduğu ve 80 yaşında öldüğü söylenmektedir.[1] Taoizm’in Laozi’den sonraki gelişim seyri hakkında çok fazla bilgi bulunmamaktadır




Taocu felsefe Han Hanedanlığı döneminde (MÖ 206-MS 225) bir din hâline gelmiştir.28 Meditasyon ve rahiplik teşkilatı gibi birçok şeyi Budizm’den almıştır. Meditasyon pratiklerinin uzun bir yaşama ve ölümsüzlüğe götürdüğü düşünülür.
Taoizm, Çin’de 1957’de yasaklanmış, fakat bu yasak 1978’de kaldırılmıştır
Mistik yönü baskın olan Taoizm, Tao kavramı üzerine kuruludur. Tao ezelî ve ebedîdir. O, kendiliğinden vardır. Her şeyin başlangıcıdır. Sadece tek bir gerçek vardır o da Tao’dur.
Tao görünmez, tam anlamıyla bilinemez. O, ancak düşünce yoluyla kavranılabilir. Bütün bu özellikleriyle Taoizm genel olarak tek tanrı inancına dayanan bir dindir.
Taoizmde ruhun ölmediğine inanılır. Dünyada dürüst, iyi bir hayat süren kişilerin ruhlarının Tao ile birlikte olacağı inancı kabul edilir. Bu dinde cennet, cehennem, ahiret inancı vb. esaslar yoktur. Ancak ahlaki ilkelere büyük önem verilir. Taoizme göre insan; dürüst, güvenilir, alçak gönüllü, hoşgörülü, yumuşak huylu olmalıdır. Adalete, başkalarının haklarını korumaya önem vermelidir. Lüks ve savurganlıktan kaçınmalı, tutumlu olmayı ilke edinmelidir. İyliğe iyilikle, kötülüğe yine iylikle karşılık vermelidir. Tao’nun ilkelerine bağlı kalmalı, erdemli bir insan olmaya çalışmalıdır . Yöneticiler de bu ilkelere mutlaka uymalıdır. Bu ilkelere uyan kişi hem başkalarından saygı görür hem de yetenekli ve özgür olur.
3.ŞİNTOİZM
Dünyanın en eski dinleri arasında yer alan Şintoizm M.Ö.VII yy kadar eskiye dayandırıla bilinecek Japonların Milli Dini karekterini sergilemektedir. Şintoizm 'in Japoncada karşılığı Kami-Nomiçi 'dir ( Tanrıların Yolu) Şintoizmin herhangi bir kurucusu yoktur. Şintoizm 'in geçirdiği safhalar üç devrede incelenir. Bunlar ;
1 - Mitolojik dönemlerde başlayan ve Budizm 'in Japonya 'ya girişine kadar devam eden dönem(MS 552)
2 - Budizm, Şintoizm mücadeşlesinin kızıştığı 9.yy kadar süren dönem.
3 - Şintoizm 'le Budizm 'in birbirinden ayrıldığı,1192 'den 1868 reformuna kadar devam eden dönem.

Şintoizm 'in bir diğer özelliği milli,iptidai resmi inanış sistemi bulunmayan, diğer dinlere karşı oldukça hoşgörülü bir din olmasıdır . Şintoizm 'in 2 temel özelliği kısaca;
-Milli bir dindir
-Tabiata tapmaya önem verir.
ilahlarla ilgili inançlara göre birbiriyle hem kardeş hem karı-koca olan Gök (Baba Tanrı) ile Yer (Ana Tanrı) bütün Japon adalarını ve diğer Tabiat Tanrılarını doğurmuşlardır. Bu iki ilah inancı etrafında dönüp dolaşan başka Tanrı inanışları da vardır. Nakledildiğine göre Japonya 'da 8.000.000 ilah vardır. Dağ, ırmak, ateş, gök gürlemesi, fırtına, yağmur, vb. ilahlar dışında her meslek sahibinin de ayrı bir ilahı vardır. Ölüler yaşayanlara muhtaçtır. Kendilerine ikram yapıldığı, mezarın üzerine yiyecek, içecek, eşya vs.. konulduğu sürece mesut olurlar.
Ailenin, köyün, klanın ve imparatorun atalarının ruhları en başta gelen ruhlardır. imparator Güneş ilahesinin torunudur. Genellikle Japonlar dünyanın iyi ve kötü ruhlarla dolu olduğuna inanırlar. Şintoizm 'de tapınak ve evde yapılabilir. Japonya 'da yüzbinin üzerinde mabet olduğu söylenmektedir. Mabetlerde genellikle eskiliği açısından değerli olan ayna, kılıç, mücevherli taş ve Amatarasu 'nun heykeli bulunur.
Japonların ibadet şekilleri çok sade ve basittir. ibadet etmek isteyen kişi mabede gider, elini, yüzünü ve ayaklarını Müslümanların abdest almaları gibi yıkarlar. Mabetteki kıymetli eşya karşısında diz çöker. ibadetini tamamlar ve dışarı çıkar. Eskiden ibadette kurban bulanmasına rağmen, günümüzde rastlanmamaktadır. ibadet için temizliğe çok önem veren Japonlar bunu ihmal etmeyi büyük günah sayarlar. Bazı özel durumlarda islam inancındaki gusüle benzer bir temizlik yaparlar. ibadeti rahipler idare eder. Özel öğretimlerle yetiştirilirler.
Evlenme törenleri mabetlerin bitişindeki evlenme salonlarında rahipler tarafından icra edilir. Cenaze törenlerini ise Budist rahipler yönetir. Bu anlayış bir Japon tarafından “Biz Şintoist doğar, Budist ölürüz” şeklinde kabul edilir. inançlarına göre ölen herkes “Kami” olur. Onlara göre “Aile bir dindir, aile ocağı ise tapınaktır.” Ölülere karşı görevini yapan insan, yaşayanlara karşı olan vazifelerini de yerine getirmiş olur. Çok eski zamanlardan kalma duaları ve sıhri formülleri ezbere okumak, ilahlara hediyeler takdim etmek Japonların bugünde vazgeçemedikleri davranışlardandır.
![]() shintoism | ![]() 1200px-Atago_jinja_Tokyo_main_building |
---|---|
![]() 276ATJaponyaDSC_5927-1024x684 | ![]() 167d2551-c946-4e15-a192-61d4ef0bcba2 |
![]() 宮島 | ![]() sintoizm (2) |
![]() JF4_075977 | ![]() 35e48b28-857b-4692-b590-a37031571170 |
![]() 85312_881 | ![]() IMG_5347 |
![]() Dali_Yunnan_China_Temple-01 |
Japon dilinde genellikle Tanrı veya O 'nun yerini tutacak kavramlar için üst, yukarı anlamına gelen “Kami” kelimesi kullanılmaktadır.
Şintoizm 'de ilahlar hem erkek (izanagi) hem de dişi (izanami) 'dir. Bu iki ilah daha sonra geleceklerin ataları olmuştur. Şintoizm 'de kutsal metinlerin de bu ilahların yaptıkları yazılıdır. Onlarda aynen insanlar gibi doğar, evlenir, banyo alır, hastalanır, kıskanır, ağlar ve ölür.
Ahlaki karakterleri de insanlarınkine benzer.Bütün ilahlar doğrudan doğruya tabiat güçleri veya tabiatta bulunan bazı maddelerle ilgili görülmüştür. Tabiat ilahları arasında en önemlisi güneş tanrısı Amaterasu 'dur.
Şintoizm 'in iki mukaddes metninde yıldız ve fırtına ilahları ile sis ilahesinin de adı geçer. Fuji-Yama Dağı da mukaddes dağlar silsilesinin en önemlidir.
Şintoizm 'in kutsal metinleri de ikidir: 1- Kojiki 2- Nihongi. Çin yazısının kabulünden önce kendilerine has bir yazıları bulanmadığı için Kojiki 'nin yazıya dökülmesi 712 yılında imparatorun emri ile olmuştur. Tanrıların ve devletin ilahi kaynağı ile insanlığın başlangıcından Kojiki kitabında bahsedilir. Nihongi ise, bir nevi Kojiki 'nin yorumudur. Nihongi 'de devlet hizmetlerinde görev alanların uyması gereken bazı tavsiyeler yer alır.
Günümüzde Şintoizm Milli bir din olması nedeniyle Japonlar arasında yaygındır.Başta Japonya olmak üzere Japonların yaşadığı diğer ülkelerde de yayılma imkanı bulmuştur.Günümüzde Şintoistlerin sayısının 4.000.000'un üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.